29 Ağustos 2016 Pazartesi

Bon Iver'den Yeni Şarkı "33 GOD"


Bon Iver, 30 Eylül'de piyasaya çıkması beklenen albümü için heyecanlandırmaya devam ediyor. Daha önce 2 şarkının uzun versiyonunu yayınlamıştı. BURADA da bu şarkılar ile birlikte, tüm albümü canlı çaldığı konser kaydını dinleyip bir ön inceleme yazmıştım. O yazıda da "33 GOD"ın favorilerimden biri olacağını düşündüğümü söylemiştim. "22 Over Soon"ilk ortaya çıkan şarkı olarak oldukça beğenimi kazanmıştı. Önceki albümün hafif yumuşak tadını biraz elektronik ile birleştirmiş olması gayet iyiyken, sonrasında çıkan "10 Deathbreasts" oldukça kafa karıştırıcıydı. Bir şarkı olarak oldukça ilginç olmasına rağmen, bir Bon Iver albümünde nereye düşeceği konusunda pek emin olamamıştım. Korkum Bon Iver'ın sesinin vocoder ve aşırı düzenleme ile kaybolup gitmesiydi sanırım. Kanye West ile aşırı takılmasının sonucu mu bilemiyorum, malum Frank Ocean bile vocoder'ın dozunu arttırdı SON ALBÜMÜNDE. Ben hiçbir zaman bunun düşmanı olmadım ama Bon Iver biraz yalın, pastoral bir atmosfer yaratmasıyla kalbimi çalıyor.

Bu albümle ilgili bir durum da, albümün kapağından, kliplerdeki imgeleme kadar her şeyin bir takım dini -muhtemelen budistik- altmetinler içerdiği yönünde. "33 GOD" ise tam olarak bununla ilgili. Tatlı bir piyano melodisi ile başlayıp arkaya giren sample ile ve vocoder ile bozulmuş gerivokaller eşliğinde tuhaf bir tanrıyı bulma (veya ondan ayrılma) hikayesi anlatıyor gibi. Şarkının muazzam videosu şöyle ayrıntılar içeriyor: Öncelikle İncil'den bir alıntı gibi başlıyor, arkada ise garip bir yıldırım fırtınası görüyoruz. Görsel olarak oldukça değişik olan video, gerçekte olmayan yıldırım efektleriyle destekleniyor. Hristiyan değil Hindu tadı veren yanı ise, albümün kapağından bu single'ın amblemine kadar her şeyin bu yönde işaret ediyor olması. Ayrıca 33 tanrı, 33 Hindu tanrısına gönderme olarak bu şarkıyı isimlendiriyor. Ayrıca videoda bir halka içine asılmış pek çok figür görüyoruz. Bunları ilk bakışta kurban edilmiş insanlar olarak düşünmüş olsam da sonradan hindu tanrılarını simgelediğini düşündüm. Ayrıca sürekli karşımıza çıkan garip bir gökkuşağı var. Sanki fırtınanın bitmesini arzulayan renkli bir taraf. Bu motifin de budist görsellerde sık sık kullanıldığını görüyorum. Albümün biraz komik bir yanı olduğunu da düşünüyorum. Iver, önceki albümdeki kadar ciddi değil artık. Özellikle elektronize çocuk korosu girince altyazı olarak beliren "bird shit"i başka nasıl açıklayabiliriz ki?

Finalde iyice bozulmuş ve korkutucu hale getirilmiş vocoder sesi ile konuşuyor Iver. Bir aşk şarkısı ile aslında dinsel bir metin yaratmaya çalışıyor. Ve finali de tanrının korkunç ve metalik sesi ile bitiriyor sanki. Gerçekten şarkının kaç tane anlamı olduğunu bilemiyorum, ama farklı okumalara açık görünüyor. Bon Iver budist mi oldu, yoksa bu geçen yıllarda bambaşka bir tanrı mı buldu bilmiyorum. Ama şarkısını ve muhtemelen albümünü bu felsefe ile gözden geçirdiğini düşünüyorum artık. Ayrıca belli ki aşırı bir numeroloji ve semboloji takıntısı da belirmiş durumda.

Daha 1 ay var, bakalım nasıl dayanacağım.

33 Tanrı

3 yorum:

  1. bunu gördün mü? https://www.theguardian.com/global/2016/sep/24/bon-iver-justin-vernon-22-million-interview

    YanıtlaSil
    Yanıtlar
    1. evet, beyonce'a iyi geçiriyor :) adamı çok seviyorum, neredeyse hastayım diyebilirim. depresyonları hep üretken hale getirmeyi başarıyor ve sanırım arı gibi çalışmadığı zaman da depresyona giriyor. albüm konusunda aşırı ümitli değilim, en azından bir önceki albüm seviyesinde olmayacağını biliyorum. live versiyonu da zaten bunu kafamda epey netleştirdi. kafamda keşke psikanalize gitseydi, bütün bu depresyonlara girmeden kendini arayışını sürdürebilirdi fikri geliyor.

      Sil
    2. bu adamı ben de çok seviyorum. hatta kafamda şöyle bir tanım bile oluştu: "depresyonu justin vernon tarzında üretkenliğe çevirmek" tabii ki benim için bu tanımda çokça ilk albümün etkisi var. ikinci albümü de çok sevdim ancak ilk albümün birden bire, ıssızlığın ortasından gelmesi ve yarattığı etki çok güzeldi. (neredeyse 10 sene olmasına ne demeli?) adamın kendinden bile sıkılan bir hali var ve kimseyi umursadığı yok. bu benim hoşuma gidiyor. bu gelecek albüm sanırım bana uzak olacak gibi ama sürekli farklı mecralara dalmasını ilgiyle takip ediyorum.

      Sil